Turbo (turboşarj), içten yanmalı motorun icat edildiği zamanlarda ortaya çıkmış ancak zamanın otomotiv teknolojisinin bugün için ilkel sayılabilecek durumda olması nedeniyle uzun süre geliştirme çalışması yapılamamış ve kullanılamamıştır. Daha sonra 2. Dünya savaşı sırasında savaş uçaklarında kullanılmış, savaş sonrası ise dizel kamyon motorlarının bazı modellerinde kullanılmıştır. 1960’lardan itibaren yüksek güç isteyen yarış arabalarında kullanılmaya başlamıştır. Özellikle 1970 petrol krizi sonrası binek araçlarda seri üretimlerde yerini almaya başlamıştır. 1990 yılından itibaren düşük hacim, yüksek güç trendi ile birlikte turboşarj teknolojisi hızla gelişmiş ve kullanımı yaygınlaşmıştır. Günümüzde 2, 3 hatta 4 turboşarjlı motorlar seri üretimde kullanıcılara sunulmaktadır.
Turboşarjlı motor aynı gücü üreten atmosferik motora göre daha düşük hacimlidir, daha az yakıt tüketir ve daha düşük egzoz emisyon değerlerine sahiptir.
Turboşarjın amacı motora daha fazla hava girmesini sağlamaktır. Silindirlere daha fazla hava girmesi ile daha fazla yakıt kullanılabilmesini sağlar. Daha fazla hava ve yakıt ile motordan daha fazla güç elde edilir.
Basit anlatımla, bu işi yapan turboşarj bir tane türbin pervanesi (çarkı), bir kompresör pervanesi, iki pervaneyi birbirine bağlayan mil ve mil yatağından oluşur. Türbin pervanesi, egzoz gazının pervaneye çarpıp çıkmasını sağlayan türbin gövdesi (egzoz salyangozu) içinde çalışır. Kompresör pervanesi, atmosfer basıncındaki havanın hızlı şekilde çekilerek daha düşük hızda ancak yüksek basınca dönüştürülmesini sağlayan kompresör gövdesi ( emme salyangozu) içinde çalışır. İki pervaneyi birbirine bağlayan mili yataklayan burç ya da rulmanın yağlanmasını ve soğutulmasını sağlayan merkez gövde içindedir.
Yukarıda anlatıldığı üzere Türbin gövdesinin içinden egzoz gazı geçer. Türbin gövdesinin egzoz akışı hattı içinde giriş tarafı motorun egzoz manifolduna çıkış tarafı egzoz sistemine (kat/dpf) bağlıdır.
Kompresör gövdesinden motora girecek temiz hava geçer. Kompresör gaz akış hattının giriş tarafı hava filtresine çıkış tarafı da intercooler’a bağlıdır.
Motordan çıkan egzoz gazı türbin gövdesi sayesinde türbin pervanesine çarparak dönmesini sağlar ve egzoz sistemine geçer.
Türbin pervanesinin dönmesi ile birlikte kompresör pervanesi de döner ve temiz havayı hava filtresi tarafından çekerek motora doğru basar.